Kırcaali'de bir kitap tanıtımı ve tarihini savunamayan aciz topluluk kümesi

15 Mart 2008 Cumartesi |

Nahit DOĞU

Geçen Cuma akçamı Kırcaali'deki Ömer Lütfi Kültür Merkezinde Mehmet Alev'in Dalga Dalga Göç adlı kitabının Bulgarca baskısının tanıtımı gerçekleştirildi. Kitabı Bulgarcaya çeviren Emel Balıkçi, yaptığı konuşmada eserin samimi duyguları yansıttığını ve okuyucuyu 1989'un o sıkıntılı ve baskı dolu günlerine taşıdığını vurguladı. Mehmet Alev bu kitabı yazarak tarihe bir belge bıraktı. Hepimizin içini acıtan ve Bulgaristan tarihinde kara bir leke olarak kalacak baskı döneminin büyük göçünü anlatmış Alev. Bu tür eserler birer tarihi belgedir Bulgaristan Türkü ve dünya için. Alev o dönemi bizzat yaşadı ve yaşanılanları ise yaşayandan daha iyi kimse anlatamaz. Bu kitabı alın ve kütüphanenize koyun. Bir gün torunlarınız okusun diye. Alev, kitabında bir insanlık suçunun tutanağını yazmış kısacası.

Tanıtım gecesi Ömer Lütfi Kültür Merkezi Müdürü Müzekki Ahmet'in katkıları ile gerçekleşti. Türk Kültür Merkezi bu tür etkinlikleri daha sık yapmalı diye düşünüyorum.

Ancak gecede dikkatimi çeken başka bir şey oldu. Tanıtıma davet edilen ve uzun yıllar yerel Nov Jivot gazetesinde çalışan Todor Muhtarov, kitap hakkında görüşlerini söylerken göçün yaşanmasında Turgut Özal'ı ve onun sözlerine inanarak Türkiye'ye göçeden herkesi suçladı. Muhtarov kısacası 1989'da herşeyini bırakarak Türkiye'ye göç edenlere Özal size cenneti vaat etti sizde inandız ve gittiniz dedi. Kısacası gidenler baskılar nedeniyle değil de cenneti aramaya gitti dedi Muhtarov. Bu sözlere sadece ve sadece İstikbal Vakfı Başkanı Nurettin Mehmed cevap verdi, oysa gecede Muhtarov'a cevap vermesi gereken çok sayıda kişi vardı.

Kahve içerken başkasını eleştirmek kolaydır önemli olan mertçe ayağa kalkıp düşündüğünü söylemektir. Bunu komünist dönemin Bulgaristan'ında iki şiir yazıp yerel gazetede yayınlatan ve kendini o zamandan bugüne dek yazar sanan kişilere söylüyorum biline. 15.03.08