Bulgaristan'da yapılan her yerel ve genel seçimlerden sonra Türkiye'deki gazeteler şu başlığı mutlaka kullanırlar; Belene'den iktidara.
Bu başlığı çok seven gazeteler haberde Bulgaristan Türklerinin nereden nereye geldiğini anlatır ve Belene Hapishanesinden iktidara yükseldiklerinin altını çizer.
Geçen hafta Belene'de acı günler yaşamış yazar bir abimizle karşılaştım. Kırcaali otogarından elinde büyük bir bavulla İstanbul yolculuğuna hazırlanıyordu. Yazdığı romanlarını ve Belene hatıralarını pazarlıyordu eşe dosta. Beş kitap yazarı bu kişi elinde bavulla kitaplarını pazarlıyor. Yoksa emekli maaşının İstanbul'dan buralara gelmeye yetmeyeceğini anlatıyor.
Bir an düşündüm. Bir yazarın, üstelik Belene'de ceza çekmiş bir şahsın bu yaşta elinde bavulla kendi yazdığı kitaplarını mı pazarlaması gerekir diye. Bu adamın olması gereken yer, elinde bavulla kitap taşınan yer mi?
Bence hiç mi ama hiç değil...
Neresi olduğunu ve beş kitap yazan, zamanında Belene'de acı çeken bu adamınismini saygımdan dolayı söylemek istemiyorum.
Zaten ismi de önemli değil, önemli olan Belene'den bavulla kitap ticaretine geçmiş olması...