KIRCAALİ'DE TEHLİKELİ OYUN
Yaklaşan yerel seçimler öncesinde, Aşırı milliyetçi ATAKA partisinin önderliğini yaptığı Hak ve Özgürlükler Hareketi karşıtı (HÖH) koalisyon kurulma yolunda.
ATAKA, Bulgar Sosyalist Partisi (BSP), Güçlü Bulgaristan için Demokratlar (DSB), Bulgar Halk Çiftçi Birliği (BZNS) ve diğer siyasi oluşumlar, Kırcaali için ortak belediye başkanı adayı tespit etme amacıyla toplandılar.
Ortak aday gösterme girişiminin önderliğini ırkçı ATAKA yaparken, parti lideri amaçlarının ortak Bulgar aday göstermek olduğunu belirtiyor. Türk partisi olarak nitelediği HÖH'e karşı Bulgar partilerin birleşmesi gerektiğini söylüyor.
Böylece çok tehlikeli bir adım atarak diğer partileri bu tehlikeli oyuna ortak ediyor. Tehlikeli olan HÖH'e karşı ortak hareket etme çabaları değil, belediye başkanlarını Türk ve Bulgar başkan olarak ayırması.
Siderov, basında HÖH'ün kalesi olarak gösterilen Kırcaali'nin 'Türklerden geri alınması' gerektiğini her ortamda tekrarlamaya devam ediyor. Bu doğrultuda da diğer 'Bulgar' partilerinin desteğini beklediklerini vurguluyor. Destek olmayanları ise vatan hainliğiyle suçluyor.
Partileri ve belediye başkanlarını Türk ve Bulgar olarak sınıflandırılması çok tehlikeli bir hareket.
Kısa vadede sonuçlarını görmeye biliriz ama iki toplum arasındaki farklılıkları siyaset veya yönetici noktasından değil de ırk bakımından belirginleştiriyor.
Bu tür hereketlerin etkisi iki toplumda da bizimkiler ve sizinkiler anlayışını kalın çizgilerle daha da belirginleştiriyor. İki toplumda da cepheleşme güçleniyor.
İşte bizimkiler ve sizinkilere bölme uğraşları Kırcaali'de yaşayan ve siyasetle işi olmayan bir Bulgarı kendi cephesi dışına çıkmasını, kendi cephesi dışındakini desteklemesi psikolojik olarak engelleniyor. Aynı şekilde Türkler de etki tepki prensibine uygun olarak cephesinin dışına çıkamıyor.
Çünkü her etkiye karşılık eşit büyüklükte zıt yönde bir tepki kuvveti oluşur.
Irkçı hareketlerin bu tür oyunlarından memnun olan Türkler de var. Onların savı şu - 'ATAKA gibi aşırı söylemli oluşumlar Türklerin kenetlenmesine neden oluyor.'
Evet, tespit çok doğru, kenetlenme yaşanıyor ama korku etrafında.
Bir korku ise asla sonsuza kadar yaşayamaz...
26.06.2007
KÜÇÜK BİR ADIMIN ARDINDAKİ BÜYÜK TECRÜBE
Geçtiğimiz Pazar akşamı, seçimlerden sonra, başkent Sofya'daki Ulusal Kültür Sarayında uluslararası basın merkezinde ilk üçe yükselen partilerin liderleri basın toplantısı düzenlemesi gerekiyor.
Kazanılan oy oranlarının birbirine çok yakın olması nedeniyle kimin birinci parti konumuna yükseldiğine tam karar verilemiyor. Kesin olmayan sonuçlar göz önünde bulundurularak Hak ve Özgürlükler Hareketi Partisi birinci ilan ediliyor.
Dolayısıyla ilk basın toplantısını Ahmet Doğan'ın yapması gerekiyor. Doğan, bundan vazgeçerek sırasını BSP lideri Sergey Stanişev'e veriyor. İlk olarak medya mensuplarının önüne de Stanişev çıkıyor.
Aslında çok küçük bir jest olarak görülebilir Doğan'ın sırasını Stanişev'e vermesi. Ancak çok küçük olarak algılanabilecek bu hareketin ardında büyük bir siyasetçinin tecrübesi ve siyaset yaptığı alanı çok iyi tanıması yatıyor.
Haklı olarak ilk basın toplantısını Doğan'ın düzenlemesi gerekiyor ama bazı hakların yeri ve zamanı uygun değilse, kullanılmamasının daha iyi olduğunu gösteriyor Ahmet
Doğan. Bu bir tecrübedir, siyasi çıkar alanını iyi tanımaktır ve kısıtlı zamanda doğru kararı bulabilmektir...
Ertesi gün, kesin sonuçlar açıklandığında Hak ve Özgürlükler Hareketi'nin alınan oylara göre üçüncü sırada olduğu anlaşıldı. Ancak Ahmet Doğan'ın partisi ilk sırayı daha akşamdan kazanmıştı.
22.05.07